Pomaklar, yada Boğmaklar(Bulgarca: Помаци / Pomatsi), Balkanlar'da, Bulgaristan, Batı Trakya ve Doğu Makedonya'da yaşayan, Bulgarca'ya yakın bir dil konuşan ve bir halk.
Konu başlıkları
1-Etimolojisi
2-Tarihi
3-Dilleri
4-Yaşadıkları bölgeler, nüfus ve etnik kökenleri
5 -Kaynakça
6-Dış bağlantılar Etimolojisi [değiştir]Bulgarca помъчен / Pomçen (işkence edilen) ya da помагач / Pomagaç (destekçi, işbirlikçi) kelimelerinden geldiği düşünülmektedir.
Osmanlı döneminde, yardımlarından dolayı yardımcı anlamına gelen "pomak" ismi,Pomaklar, Anadolu’dan gelen Müslüman Türkler'in atlarına bakan "Voynuk" örgütünün, diğer Bulgarlar yanındaki ana unsuru olmuşlardır.
Bu açıdan ve kısaca, Osmanlı'nın seyisleridirler.
Hristiyan Slavlar Müslümanlarına Osmanlı İmparatorluğu ordularına hizmet anlamında yardım ettikleri için yardımcı anlamına gelen “pomagaç” adını vermişler ve bu zamanla Pomak şeklini almıştır.
Ancak bu sözcük Osmanlı müelliflerinin eserlerinde geçmediği gibi, Pomak adına da hiçbir yerde rastlanmamaktadır.
Çünkü, Pomak diye bir etnik unsur bulunmamaktadır.
Pomaklar, asıl olarak Bulgarların içinden bir gruptur.
Kendilerine Bulgar denmeyince, "Pomak" sıfatları isimleri yerine geçmiş, bu, zamanla da isimleri olmuştur.
Tabir Türkçe eserlerde ancak 1877-1878 93 Harbi'nden sonra Balkanlar’dan gelen muhaceretler dolayısıyla rastlanır.
Tarihi Pomaklar Osmanlı Devleti'ne hizmet etmiştir.
1877-1878 Osmanlı-Rus savaşının elim neticeleri Rodopların Rus ordusu ve Bulgar komitacıların istila tehlikesine kaldığı vakit, Rodop Türkleriyle Pomaklar yine birlik ve beraberlik içinde düşmanlarını bu bölgeye sokmamışlardır.
3 Mart 1878'de imzalanan Ayastefanos andlaşması hükümlerine itiraz etmişler ve oturdukları bölgede Timraska Republika kurmuşlardır.
Bulgar-Rus kuvvetleri muahede şartlarını yerine getirmek için, Pomaklara saldırdılar.
Pomaklar ve Rodop Türkler’i, aylarca mukavemet edip memleketlerine düşmanı sokmadılar.
1878 Haziran ayından itibaren büyük Avrupa devletlerinin ve Osmanlı Devleti’nin mümessilleri Berlin’de barış müzakerelerine başladıkları vakit, Rodoplar’da savaş devam ediyordu.
Bu çetin mücadele Berlin’de toplanan kongre üzerinde etkili oldu ve çeşitli milletlerin temsilcilerinden oluşan bir heyet, Rodoplar’a gönderildi. Neticede Pomaklar arzularına kavuştular.
Berlin Kongresi kararları gereğince müstakil bir "Rodop Timras Cumhuriyeti" [kaynak belirtilmeli]kuruldu ve Pomaklar’ın vatanı düşman istilasından kurtuldu.
"Pomak/Pomaklar" adını, yazılı tarihte ilk olarak kullananlar, Ami Boue (1838) ve Gersin K. Jiricek (1891)’tir.
Bölgede, “Timras Cumhuriyeti” veya “Pomak Timras Cumhuriyeti” diye bir oluşumun varlığı, sadece Bulgar kaynaklarında zikredilmektedir.
Osmanlı ve diğer kaynaklara göre; bölgede yaşayan tüm Müslüman unsurlar tarafından 16 Mayıs 1878’de “etnik” niteliği ön plana çıkarılmayan bir “hükümet-i muvakkate” kurulmuştur.
Hükümet, Sultanyeri kazasının Karatarla köyünde (Rodoplu 30 milletvekilinin ve yaklaşık 100 nahiye müdürünün de onayını alan) Ahmet Timirski (Timişli), Abdullah Efendi ve Kara Yusuf Çavuş tarafından ortaya konmuştur.
Hükümetin kurucuları, aynı tarihte “Paris Andlaşması”nı imzalamış olan devletlerin İstanbul elçilerine, “hükümet-i muvakkate” mührünü taşıyan bir “muhtıra” vermişler ve bu muhtırada kendilerini “hükümet-i muvakkate” kurmaya iten “nedenler”i ve “talepler”ini ortaya koymuşlardır.
“Muhtıra”nın bu açıdan en önemli cümlaları şöyledir : “…Silaha sarılmaktan maksadımız, kendi mal, can ve ırzımızı korumaktan ibarettir…Ayastefanos andlaşmasının yerine bir yenisi konmalıdır.
Bulgarların irtikap ettikleri cinayetler, tarif olunamayacak kadar büyüktür…
Bölgemizin ahalisi kamilen Türk ve müslüman olduktan başka buraya, aramıza, yüzbin müslüman göçmen de sığınmış bulunmaktadır…
Ayastefanos andlaşmasından sonra Ruslar ve Bulgarlar memleketimizi istila ettiler. Biz ise hükümetsiz kaldık….
Ruslar ve Bulgarlar, girdikleri yerlerde, sayısız mezalim ve ağza alınmayacak cinayetler işlediler.
Mütecavizleri, geri atmak için silaha sarıldık.
Eğer biz, muvakkat bir hükümet kurmamış ve bir zabıta heyeti düzenlememiş olsaydık, memleketimizde karışıklıklar çıkabilirdi…
Meriç’in Güney-Batı tarafındaki topraklardan yeni Bulgaristan’a bir karış yer vermemenizi istirham ederiz.
Çünkü idaremiz altında bulunan dört milyon müslüman, işitilmemiş cinayetlerle ismini kirletmiş olan ve her vakit düşmanımız bulunan bir hükümete boyun eğmektense yok olmayı tercih ederler.
” Dilleri
Pomakça Türkçe
Az/Ya
Ben/Ti
Sen/Toy
On/O
Bu (Erkek) Ta/Ona O,Bu (Dişi) To/One O,Bu (nötr)
Nie/Biz
Vie/Siz
Tie/Onlar
Mayka/Mama Anne
Vizo/Tyalo= Göğüs,
Sine Voda Su Myaso Et Yedana= Yemek(isim) Yedat Yemek(fiil) Mumiçe/Kız
Koçero/Yiğit
Pomaklar’ın konuştukları dil bir Güney Rusça'nın ağızlarından biri olarak kabul edilmektedir.
Her ne kadar bilimsel amaçla değil de politik amaçlarla pomakların dili Bulgarca'nın bir ağzı ya da Antik Yunanca orijinli kabul edilse de Pomak Dili üzerine yeterince yapılmış bir araştırma yoktur.
Ancak eldeki araştırmalar dilbilgisel ve tümcebilgisel anlamda Slav Dili olduğunu göstermektedir.
Bir dil ne kadar yabancı dilde sözcük olursa olsun o sözcükler o dilin dilbilgisel kurallarına göre muamele görürler mesela çanta (ki bu sözcük Türkçe'de Bulgarca'da ve Pomakça'da kullanılır.)sözcükğünün çoğulu Türkçe'de ve Türki Dillerde çantalar şeklinde olurken Slav Dilleri'nde çanti şeklinde olmaktadır.
Bir dilin herhangi bir aileye ait olmasında etkili olan faktör sözcüklerin orijini değil dilbigisel, biçimsel kurallardır.
Pomakça'da harf yapısı aynı Bulgarca'da olduğu gibidir.
Kiril Alfabesi ile yazımı daha kolaydır.
ya-ts-ch gibi seslerin karşılıkları genellikle Latince tek sözcük ile ifade edilemez.
Yaşadıkları bölgeler, nüfus ve etnik kökenleri Türkiye Pomaklar’ın Türkiye'ye gelişi 1878(eski takvime göre 1293 ve bu yüzden Türkiyede genelde 93 macırı adlandırmasıda yapılmaktadır) yılı Osmanlı-Rus savaşından sonra ve izleyen yıllarda yaşanan göçlerle yoğunluk kazanmıştır.
Yerleşim bölgeleri ;
Balıkesir/Gönen-Hasanbeyköyü(pomakköy)manyas necipköy Bursa, Çanakkale, Edirne,Karahamza Köyü, Uzunköprü/Sazlımalkoç köyü Lüleburgaz ,Babaeski ,Pehlivanköy, Alpullu , Katranca , Büyük Mandıra , İstanbul,Eskişehir Osmaniye Beldesi , İzmir , Kırklareli, Kocaeli(Konya/ılgın/bogazkent köyü) Kütahya, Samsun, Tekirdağ'Şalgamlı kasabası, Çerkezmusellim kasabası,Malkara Prafça(Çınaraltı köyü, Hayrabolu Popköy(Kabahöyük köyleridir. Türkiye'de yapılan sayımlarda etnik veya dille ilgili bir veri bulunmamakla birlikte 2.milyon ikiyüzbinin üzerinde Pomak asıllı Türk vatandaşı yaşadığı tahmin edilmektedir.
Bulgaristan Pomaklar,Bulgaristan’da Smolyan, Blagoevgrad, Pazarcık, Velingrad, Razlog, Kırcali, Gotse Delcev bölgelerinde ve Mesta Vadisi, Rodop Dağları'nda sıkışık alanlarda yaşamakatadır.
Lofça Bölgesi civarında ise küçük Pomak grupları bulunmaktadır. Bununla birlikte Pomakların %90’ı Rodop dağlarının güneyinde bulunmaktadır.
Bulgar İçişleri Bakanlığının 1989’da Pomaklar için yaptığı çalışmada, nüfuslarının 268.971 ile toplam nüfusun %3’ünü oluşturduğunu ortaya koymuştur.
Makedonya Makedonyada Pomaklar Berova, Debre, Manastır, Struga, Dolna Reka ve Üsküp civarında yaşamaktadırlar.
Nüfusları tam tespit edilememekle birlikte toplam 40.000 olduğu söylenmektedir.
Gora, Makedonya'daki dağlık bir alanın adı. Burada yaşayan insanlar da Goralı olarak anılıyor.
Araştırmacı Erhan Türbedar'ın tespitlerine göre Makedonya'da Goralılar diye ayrı bir kavim bulunuyor.
1991'de yapılan son nüfus sayımına göre Goralıların nüfusu 40 bin civarında...
Arnavutluk ve Kosovo Arnavutluk'ta Pomaklar genellikle Makedon sınırına yakın olan Golo Bardo, Gora ve Sredska Jupa civarında yaşamaktadırlar
Fakat bu güne kadar Arnavutluk Pomakları hakkında çokta ayrıntılı araştırma olmamıştır hatta tamamen yok sayılmışlardır.
Tahmin edilen nüfusları oldukça ilgi çekicidir.
ÇünkÜ kaynaklar Arnavutluk'taki Pomak nüfusunu 80.000-120.000 olduğunu tahmin etmektedirler.
Kosova'daki Pomaklar yoğunluklar makedonya ve Arnavutluk sınırlarına yakın olan Dragas bölgesinde yaşamaktadırlar.
Kullnadıkları dil pomakça ile %80 oranında benemektedir.Dilde Sırpça sözcükler çok fazla girmiş durumda.
Fakat kendi dilerini hala yaşatmaktalar.Bölgede kendileri için 3 farklı tanım tapılmaktadır.
Türkler Türk kökenli olduklarını(müslüman oladuklarından dolayı),Sırplar 'müslüman sırplar tanımı,makedonlarda müslüman makedon tanımını kullanmaktadır.
Kendileri bu tanımları kabul etmemektedir ve Goranlılar(yukarılı-dağlı sözcüklerinen türeme) olarak anılmaktadır.
Diğer yerler Tüm bunların yanında 1878 göçleri döneminde 20.000 ailenin İtalya'ya ve 1.000 aileninde İsviçre'ye göçettirildiği ve iskan edildikleri verisi mevcuttur.
1920 yılına kadar bulgaristanda bulgarca, kiril yazı ile beraber arap harfleriylede yazılmıştır. Osmanlı etkisi sadece arap alfabesiyle kalmamış bulgarcada %35 gibi bir ağırlığa ulaşmıştır.[